4 Haziran 2010 Cuma

vara vara varamadım

aslında bikaç saat önce bi deneme yaptım ama olmadı be. niyeyse böyle arada bana bi geliyolar deli gibi yazmak istiyorum ama bi türlü bi şeyleri toparlayıp yazamıyorum. aslında bu yazabilme motivasyonum sinir olma halimle doğru orantılı sanırım. zira az önce tanık olduğum birkaç şey sayesinde şu gördüğünüz satırları yazmayı başarabiliyorum.


varan1: arkadaş bu tv denen zımbırtı ben görmeyeli (ki kemiksiz bi 6 ayı var, ankaraya geldikçesi bikaç satır göz atıyodum ama onlar sayılmaz, valla hep iz tvye bakıyodum wilco'nun karavanını yakalarım deyu, zaten evde durmuyodum ki hep gezmelerdeydim) ne pis ne seksist ne manyakçıl bi organizma olmuş ya. starda kabaremsi bişiler yapıyolarmış onu açtılar(evet ben açmıyorum, zira kumanda kullanmam ben,genelde kumanda kullananı kontrol ederim, bu sefer sosyal deney amaçlı dokanmadım-yerseniz-) baktım bi skeçe. bir alie diğer aileye gidiyomuş da, biri araba almak istiyomuş diğeri kızlarını istemeye geldiklerini sanıyomuş da bişiler bişiler. yani bi kadının "mal" haline getirilmesine hadi bi şey demiyorum da bana en çok koyan o iğrenç esprilere en çok kadınların gülmesi oldu, valla çok üzüldüm bildiğin. zaten hepsi çoluk çocuk hatta torun torba sahibi ve aynen kendilerini mal gibi satmaya eğilimli kadınlar ile onları mülkiyetine geçirmeye istekli erkekler yetiştiriyolar. böyle devam ediyo işler. nalet gitsin. diğer kanallarda da benzer uygulamalara rastladım tabi mesela şovda çok methedilen türk malı vardı. bi kere ofsayt o dizi zira tayfun güneyer(tayfun yerine cüneyt yazdım ne alakası varsa, bu ara saçma sapan isimlere çağrışıyorum, hayırlısı) var, adam başımıza en mal dizileri sarmış çakmalardan çakma beğenen oralardan buralardan çalıp çırpan bi şahıs, neyse herkes bakıyo benim ne eksiğim var dedim, baktım ve fakat işte az önce yukarıda bahsettiğim manzaranın bi benzerine rastladım, sonra zaten yaptığım ütüye odaklandım radyo açtım onu dinledim. valla.

varan2: bu sevgili olaylarından katiyen anlamıyorum ben. çok net. ama yani dostlar, arkadaşlar, pek sevgili insanlar, yani bi insan bi insandan iki yıl içinde ne kadar nefret edebilir ve ne kadar sevebilir. dolayısıyla neden sürekli ayrılıp barışır? böyle bi çift var yakınımda. aslında çok da yakınımda sayılmaz ama bana da bi şekilde bulaşıyo olaylar, ki gerçekten konunun benimle uzaktan yakından alakası yok. bi de enteresandır bu durum yüzünden şöyle bi tespitim var (dikkat az sonra azıcık hakaretengiz sözler sarfedicem kimse üstüne alınmasın, üstüne alınan da küçük oğluna almasın napim) bu sevgililerinden hariç kenarda birilerini beklettiklerini düşünen çeşitli yavşak insanlar var kadın olsun erkek olsun. ne zaman sevgililerinden ayrılıyolar ya da ayrılmış gibi yapıyolar çat hemen araya bu zavallı kenarda beklediğini düşündükleri tiplere sarıyolar. o sarma olayı da farklı oluyo tabi. ne bileyim mesela sevgilisi varken asla seninle iletişmeyen tip seni arıyo, soruyo, plan yapıyo kaynaşalım edelim. böyle bi düzenli sirayet etme hali. sürekli bi gösterip elletmeme hali. e tabi karşıdaki tip de bunu bi yiyo iki yiyo sonra bi bakıyo bi bok olduğu yok o yüzden pas vermiyo. ama tabi bu süreç baya uzun süren bi süreç, arada ne gençler telef oluyo hiç kimsenin umrunda olmuyo. yazık ulan, niye böyle davranıyosunuz insanlara, nedir bu dallamatik tavırlar, ayağınızı denk alın. valla çok pis dalacam.

varan3: ya ben de kendi çapında tripcan bi insanım, durduk yere sinirlenip triplere girebiliyorum ama genelde bu triplerim kendi çapımda oluyo mümkün mertebe kimseye sirayet ettirmemeye çalışıyorum, en fazla yakınımdaki bikaç kişiye çemkirek bi vaziyette şöle oldu böle oldu bikbikbik rerörerö diye konuşurum sonra geçer. ama bi de diğer türlü tripcan arkadaşlarımız var(bakınız küçük kız kardeşim Senem (a.k.a Jr. Selvi, Selvi annem olur) arkadaş yani o kadar küçük bi meseleden yani nası olay çıkıyo şaşıyorum ya, yanlışlıkla bi şey mi yaptın, artık bütün gün o surat adliye duvarı gibi ne tebessüm eder, ne şebekliğe karşılık verir, ne unutur yok anam nerde muhakkak günün bi yerinde bikaç defa laf sokar. arkadaşım bu kadar sinir bünyeye iyi değil bence bak çabuk yaşlanırsın, ki kendisine de söylüyorum, söylüyorum ama kime? dağlara, taşlara tabi. zira can çıkıyor huy çıkmıyor.

varan4: bu tivitırın hem hastası hem sıkı kullanıcısı ve de sıkı takipçisiyim ya bi nevi yeni bi ortamım oldu kendisi, insanlarla iletişmek içün de severek kullandığım bi platform kendisi. ve takip ettiğim insanları ya  sırf yazdıklarını beğendiğim için takip ediyorum ya da kutsal bilgi kaynağım olsun diye. bi de nezaketen takip ettiğim bikaç kişi var. hatta sadece 3 kişi var böyle. aslında takip etmesem de oluyo da ne bilim bi türlü unfollow edemiyorum ayıp olur gibime geliyo. ama bi tanesine son zamanlarda acayip kıl oluyorum böyle ağzına vurasım geliyo desem yeridir. bi değilşik triplere girdi bu arkadaş, hoş bana giren çıkan bi şey yok ama, tavırları çok saçma geliyo. böyle bi ünlülere "sarkma" durumu var, bi de tivit hırsızlığı yapıyoki olursa anca bu kadar olur, bi de bi de böyle bi küçük dağları ben yarattım havalarında filan. böyle bi tane daha vardı onu en sonunda bıraktım, bunu da yakındır bırakacam galiba, bırakmadan bi günah çıkarayım dedim, bikaç gün sonra okuduğumda saçma gelirse yanlış düşündüğümü farkederim belki diye de konunun sonuna doğru bi çıkarsama(çıkarıma ne oldu bilemiyorum artık niyeyse bu kelimeyi kullanmak istiyorum hep) yaptım bağlayamadım da ama nese işte sinir olma olayıma katkısı var.

yani ben şurada içindeki ev kızını ortalığa saçmış kendi halinde bi insanım, tek derdim şu tezimi bi an önce kolaylamak ardından az biraz tatil yapmak ve yaz boyu açılacak araştırma görevliliği (a.k.a akademik kölelik) kadrolarına başvurup sınava çağrıldığım şehirlere gidip fırsattan istifade bikaç şehir görmek. niye yani bu kadar sinirletiyosunuz beni? yazık değil mi?

tabi güzel şeyler de olmuyor değil ama o da başka bi zaman kıfsmetse.

son ve alakasız olarak, stardust'ı izledim, pek beğendim, fantastik kuntastik şeyleri seven arkadaşlara tavsiyemdir, gerçi fantastik seven arkadaşlar 2007 yapımı filmi muhtemelen çoktan izlemişlerdir ama sırf aşk filmi diyip de fantastik sevmeyenlere filmi itekleyemiycem, siz bi girin bakın nedir diye konu ilginizi çekmezse izlemeyiverirsiniz artık. böyle de film otoritesi tonunda konuştum ama yok öyle değil, sadece çok sevdiğim filmleri istiyorum ki başka kimseler de izlesin beğensin belki mutlu olan bile çıkar aralarından ne hoş olmaz mı? bir egosantrik paragrafın daha sonuna geldik, esenle kalınız efenim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder